Bırakın, zaman biraz da sizsiz ilerlesin!

Sağlık 16.12.2024 - 14:46, Güncelleme: 16.12.2024 - 19:21 121 kez okundu.
 

Bırakın, zaman biraz da sizsiz ilerlesin!

Çağımızın yaşam biçiminin çoğumuza hızlı, sürekli yetişmeye çalışan, yoğun ve aktif olmayı gerektiren bir atmosfer sunduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, bu durumun birçok soruna neden olduğunu söyledi. Sosyal medya ve internet kullanımının da insanların hızlı yaşam temposunu etkilediğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, yavaş ve sakin bir yaşam sürdürmenin uzun vadede ruh sağlığı sorunlarını önleyebileceğine, bunun için de kendimize ait sınırlar oluşturmanın önemine vurgu yaptı.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, hayatın hızlı temposu içinde insanların karşılaşabileceği zorluklar hakkında bilgi verdi ve çözüm önerilerinde bulundu. Özel alan yaratmakta zorlanan insanlar birçok problem yaşıyor Çağımızın yaşam biçiminin çoğumuza hızlı, sürekli yetişmeye çalışan, yoğun ve aktif olmayı gerektiren bir atmosfer sunduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Tercihleri dışında bu hızlı tempoya maruz kalan insanlarda ruh sağlığından beden sağlığına kadar olumsuz etkileri bulunuyor.” dedi. Kişilerin kendine ait bir zaman aralığı bulamamasının, sosyal ilişkilerinde yeterli alan yaratamamasının, gündelik yaşamın çoğunu ‘yetişmek, yetiştirmek’ üzerine kurmasının kişileri günün baskısı altında yaşamaya ittiğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Özel alan yaratmakta zorlanan insanların tükenmişlik, sürekli yorgunluk hâli, somatik ağrılar, öfke, kaygı ve stres düzeyi, sosyal ilişkilerde iletişim soranları, uykusuzluk, depresyon gibi problemler yaşadığını görüyoruz. Özellikle metropollerin insanların yalnızlaşmasına etkisini de düşünürsek bu baş döndüren tempo içinde kendimiz için ‘dur’ demeyi öğrenmemiz gerekiyor.” şeklinde konuştu. Sosyal medya, sürekli üreten, aktif olan, yarışan, hırslı bir insan tablosu sunuyor… Sosyal medya ve internet kullanımının, insanların hızlı yaşam temposunu nasıl etkilediğine değinen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, sosyal medya ve dijital çağın insanlar üzerinde bir algı politikası amacı güttüğünü söyledi ve “Birileri sizin adınıza karar alsın, etkilesin ve yönlendirsin mi istersiniz yoksa kendi kararlarınızı alıp kendi farkındalığınızla mı karar almak istersiniz?” sorusunu yöneltti. “Gelişen dünyanın sosyal medya algısı insanı sürekli üreten, aktif olan, yarışan, hırslandıran, bireyselliği yalnızlıkla harmanlayan bir tabloyu renklendiriyor.” diyen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir sözlerini şöyle sürdürdü: “Kararlarınızı doğru almak için kendinize duygusal ve ruhsal yatırım yapmanız çok önemli… Farkındalığınızı ne kadar beslerseniz o kadar sağlıklı yaşarsınız. Okumak, doğru kaynakları araştırmak, bilgiye doğru kişiler üzerinden ulaşmak doğru, kararlarınızın temellerini doğru değerlendirmek gerekiyor. Siz üretim bandının bir neferi değilsiniz, yaşamdaki varlığınızla bir değer taşıyorsunuz.” Hayatın yoğun temposunu yavaşlatmak ruh sağlığı sorunlarını önleyebilir…  Yavaş ve sakin bir yaşam sürdürmenin uzun vadeli psikolojik faydaları hakkında bilgi veren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, şunları söyledi: “Sakinleşen hayatınızdaki stres düzeyi azalacağı için öfke, kaygı, endişe gibi sınırları aştığınızda ruh sağlınıza zarar verecek etkenleri azaltmış olursunuz. Yaşamın hızıyla gelen maruz bırakılmadan kurtulup kendinize bir alan yaratarak depresyon, tükenmişlik, uyku problemleri gibi sorunların önüne geçebilirsiniz. Sosyal ilişkilerinizle yetişmek zorunda olduğunuz hayat arasına koyacağınız sınır sayesinde sevginin saran, iyi eden yanına daha fazla zaman ayırabilirsiniz. Sevginin iyileştiren şefkatli yanını unutmayın. Hayatımızda sağlıklı karar almak için her zaman iç sesimizi duymaya ihtiyaç duyarız. Yoğun bir tempoda iç sesimizi duymamız zorlaşır, gürültü içinde kaybolur. Doğru kararlar vermek, farkındalığımızı beslemek bizi ruhsal yönden güçlendiren dayanaklardandır. Hayatınızı saatler arasında koşturarak değil keyifli nefesler arasında yaşayarak değerlendirin…” Gün içinde kendimize ara vermeliyiz  Günlük hayatın telaşı içinde daha sakin ve yavaş bir yaşam sürmek için bazı stratejiler öneren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Hayatımızı başkaları için yaşamadığımızın farkına varıp kendimize ait sınırlarımızı oluşturmak çok önemli.” dedi. Öncelikle kendimizin dayanma kapasitesini fark edip, günlük yaşam temposunda nerede sınır çekmemiz gerektiğini bilmenin önemli olduğunu vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Gün içinde küçük zaman aralıklarıyla da olsa fırsat buldukça kendimize bir ara vermeliyiz. Bunu kahve içerek, bir iki sayfa kitap okuyarak, sevdiğiniz bir iki şarkı dinleyerek de yapabilirsiniz. Bırakın zaman biraz da sizsiz ilerlesin.” şeklinde konuştu. Özel yaşamınızla iş yaşamınızın sınırları belli olsun… Bazen hayatın telaşlı olmasıyla bizim hayatta telaşlı olmamızın da birbirine karışabileceğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Muhakkak önce bunun farkındalığına kavuşmalıyız. Çevrenizden, özellikle sosyal ilişkilerinizden bu durumla ilgili gelen uyaranlara açık olun.” dedi. Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Özel yaşamınızla iş yaşamınızın sınırları belli olsun, kontrol sizin elinizde olsun. Yaşamı bir bütün olarak algılamak her şeyin birbirine karışması anlamına gelmiyor. Sınırlar sizi yavaşlatacak, sizi temponuz dışında hızlandırmak isteyenleri de durduracaktır.” diyerek sözlerini tamamladı. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Çağımızın yaşam biçiminin çoğumuza hızlı, sürekli yetişmeye çalışan, yoğun ve aktif olmayı gerektiren bir atmosfer sunduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, bu durumun birçok soruna neden olduğunu söyledi. Sosyal medya ve internet kullanımının da insanların hızlı yaşam temposunu etkilediğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, yavaş ve sakin bir yaşam sürdürmenin uzun vadede ruh sağlığı sorunlarını önleyebileceğine, bunun için de kendimize ait sınırlar oluşturmanın önemine vurgu yaptı.

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, hayatın hızlı temposu içinde insanların karşılaşabileceği zorluklar hakkında bilgi verdi ve çözüm önerilerinde bulundu.

Özel alan yaratmakta zorlanan insanlar birçok problem yaşıyor

Çağımızın yaşam biçiminin çoğumuza hızlı, sürekli yetişmeye çalışan, yoğun ve aktif olmayı gerektiren bir atmosfer sunduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Tercihleri dışında bu hızlı tempoya maruz kalan insanlarda ruh sağlığından beden sağlığına kadar olumsuz etkileri bulunuyor.” dedi.

Kişilerin kendine ait bir zaman aralığı bulamamasının, sosyal ilişkilerinde yeterli alan yaratamamasının, gündelik yaşamın çoğunu ‘yetişmek, yetiştirmek’ üzerine kurmasının kişileri günün baskısı altında yaşamaya ittiğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Özel alan yaratmakta zorlanan insanların tükenmişlik, sürekli yorgunluk hâli, somatik ağrılar, öfke, kaygı ve stres düzeyi, sosyal ilişkilerde iletişim soranları, uykusuzluk, depresyon gibi problemler yaşadığını görüyoruz. Özellikle metropollerin insanların yalnızlaşmasına etkisini de düşünürsek bu baş döndüren tempo içinde kendimiz için ‘dur’ demeyi öğrenmemiz gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Sosyal medya, sürekli üreten, aktif olan, yarışan, hırslı bir insan tablosu sunuyor…

Sosyal medya ve internet kullanımının, insanların hızlı yaşam temposunu nasıl etkilediğine değinen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, sosyal medya ve dijital çağın insanlar üzerinde bir algı politikası amacı güttüğünü söyledi ve “Birileri sizin adınıza karar alsın, etkilesin ve yönlendirsin mi istersiniz yoksa kendi kararlarınızı alıp kendi farkındalığınızla mı karar almak istersiniz?” sorusunu yöneltti.

“Gelişen dünyanın sosyal medya algısı insanı sürekli üreten, aktif olan, yarışan, hırslandıran, bireyselliği yalnızlıkla harmanlayan bir tabloyu renklendiriyor.” diyen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kararlarınızı doğru almak için kendinize duygusal ve ruhsal yatırım yapmanız çok önemli… Farkındalığınızı ne kadar beslerseniz o kadar sağlıklı yaşarsınız. Okumak, doğru kaynakları araştırmak, bilgiye doğru kişiler üzerinden ulaşmak doğru, kararlarınızın temellerini doğru değerlendirmek gerekiyor. Siz üretim bandının bir neferi değilsiniz, yaşamdaki varlığınızla bir değer taşıyorsunuz.”

Hayatın yoğun temposunu yavaşlatmak ruh sağlığı sorunlarını önleyebilir… 

Yavaş ve sakin bir yaşam sürdürmenin uzun vadeli psikolojik faydaları hakkında bilgi veren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, şunları söyledi:

“Sakinleşen hayatınızdaki stres düzeyi azalacağı için öfke, kaygı, endişe gibi sınırları aştığınızda ruh sağlınıza zarar verecek etkenleri azaltmış olursunuz.

Yaşamın hızıyla gelen maruz bırakılmadan kurtulup kendinize bir alan yaratarak depresyon, tükenmişlik, uyku problemleri gibi sorunların önüne geçebilirsiniz.

Sosyal ilişkilerinizle yetişmek zorunda olduğunuz hayat arasına koyacağınız sınır sayesinde sevginin saran, iyi eden yanına daha fazla zaman ayırabilirsiniz. Sevginin iyileştiren şefkatli yanını unutmayın.

Hayatımızda sağlıklı karar almak için her zaman iç sesimizi duymaya ihtiyaç duyarız. Yoğun bir tempoda iç sesimizi duymamız zorlaşır, gürültü içinde kaybolur. Doğru kararlar vermek, farkındalığımızı beslemek bizi ruhsal yönden güçlendiren dayanaklardandır.

Hayatınızı saatler arasında koşturarak değil keyifli nefesler arasında yaşayarak değerlendirin…”

Gün içinde kendimize ara vermeliyiz 

Günlük hayatın telaşı içinde daha sakin ve yavaş bir yaşam sürmek için bazı stratejiler öneren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Hayatımızı başkaları için yaşamadığımızın farkına varıp kendimize ait sınırlarımızı oluşturmak çok önemli.” dedi.

Öncelikle kendimizin dayanma kapasitesini fark edip, günlük yaşam temposunda nerede sınır çekmemiz gerektiğini bilmenin önemli olduğunu vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Gün içinde küçük zaman aralıklarıyla da olsa fırsat buldukça kendimize bir ara vermeliyiz. Bunu kahve içerek, bir iki sayfa kitap okuyarak, sevdiğiniz bir iki şarkı dinleyerek de yapabilirsiniz. Bırakın zaman biraz da sizsiz ilerlesin.” şeklinde konuştu.

Özel yaşamınızla iş yaşamınızın sınırları belli olsun…

Bazen hayatın telaşlı olmasıyla bizim hayatta telaşlı olmamızın da birbirine karışabileceğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Muhakkak önce bunun farkındalığına kavuşmalıyız. Çevrenizden, özellikle sosyal ilişkilerinizden bu durumla ilgili gelen uyaranlara açık olun.” dedi.

Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Özel yaşamınızla iş yaşamınızın sınırları belli olsun, kontrol sizin elinizde olsun. Yaşamı bir bütün olarak algılamak her şeyin birbirine karışması anlamına gelmiyor. Sınırlar sizi yavaşlatacak, sizi temponuz dışında hızlandırmak isteyenleri de durduracaktır.” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetesondakika.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.